Blog

İki Taraflı Kapalı Tüpler

Fallop tüplerinde tıkanıklık kadın kaynaklı infertilite (kısırlık) ile sonuçlanabilen, genelde belirtiler göstermediğinden gebelik oluşmaması halinde başvurulan kontroller sonucu teşhis edilebilen bir durumdur.

Bu yazımda fallop tüplerinde tıkanıklık hakkında bilgi aktaracağım ancak öncesinde fallop tüplerinden ve işlevlerinden bahsetmek istiyorum.

Kadında Fallop Tüpleri Ne İşe Yarar?

Fallop tüpleri, rahim ve yumurtalıkları birbirine bağlayan dişi üreme organlarıdır. Her ay, yaklaşık olarak adet döngüsünün ortasında meydana gelen yumurtlama sırasında fallop tüpleri yumurtanın rahme yolculuğunda bir köprü görevi görür.

Yumurta sperm ile fallop tüplerinde bir araya gelir, döllenme gerçekleşirse döllenmiş yumurta tutunmak için tüpten rahme doğru hareket eder. Diğer bir deyişle gebeliğin fallop tüplerinde oluştuğu ifade edilebilir.

Fallop tüpleri tıkalı olduğunda hem spermlerin yumurtalara ulaşması anatomik olarak engellenmiş olur hem de döllenmiş yumurtanın rahme gidişi. Birçok farklı nedenle meydana gelen tıkanma tüplerden birini ya da her ikisini birden etkileyebilir.[1]

Rahimde Kaç Tüp Vardır?

Her kadında sağ ve sol olmak üzere 2 tüp vardır. Bu tüplerde tıkanıklık olması gebeliği engeller. Ancak tüplerden biri kapalı olsa bile diğer tüpten hamile kalınabilir. Ancak her iki tüp de tıkalı ise sadece tüp bebek tedavisi ile gebelik mümkün olur.

Tüp Tıkanıklığı Belirtileri

Fallop tüplerinde tıkanma kadın kaynaklı kısırlığın en yaygın nedenleri arasında yer alır. Tüp tıkanıklığı tıbbi olarak “tubal oklüzyon” olarak adlandırılır.[2]

Tüp tıkanıklığı genellikle herhangi bir semptoma veya belirtiye neden olmaz. Adet düzensizliği yaşamayan ve her ay düzenli adet gören kadınlar doğurganlıkları ile ilgili bir sorun olmadığını düşünürler ancak tüplerinde tıkanıklık var olabilir.

Gebe kalmaya çalışmaları ve netice alamamaları sonucunda kadın hastalıkları ve doğum uzmanları tarafından muayene edildiklerinde fallop tüplerinde tıkanıklık olduğunu öğrenebilirler. Bu nedenle tüp tıkanıklığının en yaygın belirtisinin infertilite yani kısırlık olduğu kabul edilir.

Tüp tıkanıklığı farklı nedenlerle oluşabilir ve hidrosalpinks varlığı durumunda kadınlar karnın alt bölgesinde ağrı veya olağandışı vajinal akıntı belirtileri ile karşılaşabilirler.

Tüp tıkanıklığına neden olan faktör endometriozis veya pelvik inflamatuar hastalık olduğunda, nedenler doğrultusunda tüp tıkanıklığı belirtilerinin farklılaşması mümkündür. Bu nedenlerle tıkanan tüpler kadınlarda cinsel ilişki sırasında ağrı, kötü kokulu vajinal akıntı, akut vakalarda ise ateş, mide bulantısı ve şiddetli pelvik ağrı şikayetlerine yol açabilir.[3]

Tüp tıkanıklığı başlı başına bir hastalık olarak düşünülmemelidir. Altta yatan bir nedenin sonucu olarak ortaya çıkar ve özünde başlı başına bir sonuçtur. Bu nedenle tüp tıkanıklığı nedenlerinin bilinmesi önemlidir.

Tüpler Kapalı Olursa Ne Olur?

Tüpler kapalı olursa o taraftaki yumurta ile sperm karşılaşamaz ve dolayısıyla o taraftan gebe kalınamaz. Eğer tek taraflı tüpler kapalıysa, diğer taraftan hamile kalınabilir. Ama her iki tüp de kapalı ise doğal yolla hamilelik şansı yoktur.

Her iki tüpü de kapalı olan kadınların aşılama tedavisi ile de gebe kalması mümkün değildir. Bu durumda hamilelik için tek şans tüp bebek tedavisidir. Yani tüpleri kapalı olan kadın kendiliğinden veya aşılama ile hamile kalamaz, tüp bebek yaptırması gerekir.

Tüplerde Tıkanıklığın Nedenleri Nedir?

Az önce de belirtildiği gibi tüplerin tekinde tıkanıklık oluşabileceği gibi iki taraflı kapalı tüpler de söz konusu olabilmektedir. Tüplerde tıkanıklık genellikle skar dokusu ve pelvik yapışıklıklarla ilişkilidir ve bu durumların nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Pelvik inflamatuar hastalık; fallop tüplerini, yumurtalıkları, serviksi ve rahmi etkileyebilen bir enfeksiyondur. Bu hastalık yara dokusu veya tüplerde sıvı birikimi ile karakterize hidrosalpinks oluşumuna neden olabilir.
  • Halk arasında çikolata kisti olarak adlandırılan endometriozis tüp tıkanıklığı ile sonuçlanabilir. Endometriyal dokunun fallop tüplerinde birikmesi ile tüplerin tekinde ya da her ikisinde birden tıkanıklık oluşabilmektedir.
  • Klamidya ve gonore gibi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar da tüplerde yaraya ve pelvik inflamatuar hastalığa neden olarak tüp tıkanması ile sonuçlanabilir.

Tüm bunlara ek olarak geçmiş dönemde dış gebelik yaşanması ve fallop tüplerinde yara oluşması, fallop tüpleri ve rahim arasında miyom bulunması, geçmiş dönemde abdominal cerrahilerin gelişmesi gibi durumlarda da tüplerde tıkanıklık oluşabilir.[4]

Tüp Tıkanıklığı Nasıl Teşhis Edilir?

Tüp tıkanıklığı teşhisi genellikle infertilite şikayeti sonucu kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarına başvurulması ile gerçekleşir. Tanı konurken histerosalpingografi (HSG) adı verilen rahim filmi çekilir.

Rahim ve tüplerin görüntülenmesini sağlayan bu tanı yönteminde (İlaçlı rahim filmi) hem rahim duvarları hem de tüplerin yapıları ve tüplerdeki geçişin açık olup olmadığına dair bilgi edinilebilir.

Tüp tıkanıklığı teşhisinde kullanılabilen bir diğer yöntem ise ultrasondur. Sonohisterogram (SİS) adı verilen ultrason testi sırasında fallop tüplerinin görüntüsünün oluşturulması için ses dalgaları kullanılır.

Laparoskopi de tüp tıkanıklığı teşhisi sırasında tercih edilebilecek yöntemlerden biridir. Günümüzde laparoskopi jinekolojinin birçok alanında hem tanı hem de tedavi yöntemi olarak başvurulan bir yöntemdir.[5]

Tüplerin açık veya kapalı olması adet düzenini etkilemez. Yani tüpleri tıkalı olan kadın düzenli adet görmeye devam eder. Bu nedenle adet düzenine bakarak tüplerin açık olup olmadığını anlayamayız.

Tüp Tıkanıklığı Tedavisi

Tüplerden tekinin tıkalı olması gebeliği imkansız hale getiren bir unsur değildir, ancak iki taraflı kapalı tüpler söz konusuysa gebelik ihtimali yoktur. Gebelik beklentisi olan kadınların tedavilerinde farklı yaklaşımlar tercih edilebilir ancak tedavi başarısı çeşitli değişkenlerden etkilenecektir.

Fallop tüplerinde minimal ölçüde yara dokusu veya yapışıklık nedeniyle bir tıkanma söz konusu olduğunda uzman hekimler tıkanıklığı gidermek için laparoskopik cerrahi ile tüpleri açma ameliyatı tercih edebilirler.

Bitkisel kürler ile ilgili yeterli çalışma olmadığı için, bitkisel tedavilerin tüplerin açılmasına fayda sağladığı söylenemez ama ilaçlı rahim filmi (HSG) çekilirken hafif yapışıklıklar açılabilir. Bu nedenle HSG sonrası ilk 3 gebelik şansının en yüksek olduğu aylardır.

Fallop tüplerindeki tıkanıklık ileri seviyede olduğunda, skar dokusu ve yapışıklık fazlaysa cerrahi ile istenen sonuçları almak çok zordur ve açılan tüpte dış gebelik ihtimali artar. Bu durumda en mantıklı yol tüp açma ameliyatı değil, tüp bebek tedavisi olacaktır.

Ancak tüp tıkanıklığı tedavisi planlamasında birçok farklı faktörün değerlendirilmesi önemlidir. [6] Tüp tahribatı fazlaysa, gebelik beklentisinde olan hastanın yaşı ilerlemişse ve/veya yumurtalık rezervi azalmışsa bu durumda yardımcı üreme tekniklerine (Tüp Bebek Tedavisi) başvurulması gerekebilir.

Bağlanan Tüpler Kendiliğinden Açılır mı?

Tüp bağlatma kalıcı doğum kontrol yöntemlerinden biridir. Çocuk sayısını tamamlamış ve bir daha çocuk istemeyen hastalara yapılan bir ameliyat çeşididir. Bağlanan tüplerin kendiliğinden açılma ihtimali 1/1000’dir, yani çok düşüktür. Bağlanan tüplerin kendiliğinden açılması tüpler arasında rekanalizasyon olması ile açıklanır. Rekanalizasyonun olmaması için tüp bağlama ameliyatının doğru teknikle yapılması çok önemlidir.

Sağlıkla ve sevgiyle kalın…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu